Alternatif Para Sistemi Neye Benzeyecek? (Örnekle anlatım: Defterhane Protokolü)

Cemil Şinasi Türün
5 min readMar 5, 2021

Bundan tam 12 yıl önce Satoshi Nakamoto’nun önce programını ve ardından da makalesini yazdığı devrimsel Bitcoin teknolojisi merkezsizlik kavramını insanlığa hediye etti. Bundan sonra insanlığın geleceğine giden yolda yürüyecek olanlar, ilk önce bitcoin’in açmış olduğu patikadan yürüyüşe başlayacaklar. Bitcoin’in öncülü yok ama ardılları olacak.

Aşağıda dilim döndüğünce geleceğin para, kredi ve değiş-tokuş sisteminin temel özelliklerini sıra ile madde madde anlattım. Bulabildiğim dokuz özelliği, beş tane, içinde kredi üretebilecek yapı ile karşılaştırmalı olarak bir tablo içinde işaretledim. Yeni para sisteminin içermesi gereken özelliklerden fiat paralar, bitcoin ve DeFi nerelerde eksik kalıyor, ayrıca yerli mekanizmamız Vadeli Çekler nerelerde eksik kalıyor diye bakıp, aralarında kıyaslama yaptım.

Türkiye, dünya üzerinde paranın merkez dışında basılabildiği, bunu trilyon liralar, hatta trilyon dolarlar düzeyinde yapabilen yegane ülkedir. Bunun kökeninde binlerce yıllık ticari gelenekler ve akışların ortaya çıktığı ana coğrafyada yaşamamız gerçeği yatmaktadır. Yabancı ülke insanları bizim Vadeli Çek sistemimizin farkında değiller, duyanlar anlamıyor, yarım anlayanlar da küçümsüyor. Sorun değil, tabloya bakarsanız Vadeli Çek mekanizması ile ideal para/kredi sistemine bitcoin’den daha yakın bir sistem kurmayı başarmış olduğumuzu göreceksiniz.

0) Teknolojik olmalıdır.

Bundan sonra insanlığın kullanacağı para ve kredi sistemi internet üzerinde işlemelidir ve veritabanı olarak blokzinciri kullanmalıdır. Dijital olmalıdır demiyorum; dijital olması tek başına yeterli değil, veritabanının merkezi yapıda (çakma blokzinciri dediğim) DLT olması da yanlış olur. Merkezsiz çalışan Vadeli Çekler bugün kağıt üzerinde işlemekte, ceplerde saklanmakta, tükenmez kalemlerle imzalanmakta. Yeni Sistem, asla taklit edilemez ve kırılamaz blokzinciri imzaları içeriyor olmalı. Dev kurumlar tarafından bile kırılamayan şifreler kullanılmalı.

Tabloda fiat paralar “kısmen” teknolojik olarak işaretlenmiştir, sebebi, fiat paraların merkezi veri tabanlarında ve dijital olmasına karşılık blokzinciri üzerinde işlemiyor olmalarıdır.

1) Merkezsiz ve eşten eşe olmalıdır

Yeni sistem gücü bir merkeze toplamamalıdır, toplayamamalıdır. Eşten eşe üretilmeli ve aktarılabilmelidir, yani peer-to-peer olmalıdır.

Pratikte Bitcoin’in merkeziliği eleştiriliyor olmakla beraber terminolojiyi oluşturması açısından bu platforma ve paraya gayri-merkezi, yani merkezsiz demeyi uygun gördüm. Şu anda kullandığımız fiat paralar, bir defa ortaya çıktıktan sonra eşten eşe iletilebiliyor ama yaratılmaları merkezde olduğu için onları eşten eşe kategorisinde saymıyorum. Vadeli çekler ise %100 merkezsizdir ve eşten eşe işler. DeFi üzerinde çalışan token’lar da merkezsiz olma özelliğine sahipler.

2) Sıradan insanlar para (kredi) yaratabilmelidir

Para ve kredi kavramlarını kısaca tekrar ziyaret edelim: Kredi demek, ileride karşılığı olacak para demektir. Bugünden yarına kredi oluşturmadan ticari hayat ve reel ekonomi döndürülemez. Burada kredi derken kastettiğim, “future kontratları” değildir, bunlarla alakası yoktur.

Bahsettiğim, Türkiye gibi bir ülkede bile senede bir trilyon dolara çıkabilen vatandaş kredi sistemidir. Yabancı ülkelerde bankalar dışında insanların ya da kurumların kredi yaratmaları YASAKTIR. Bunu katiyetle yasaklamış durumdalar. Türkiye’deki gibi yaygın ve sistematik kullanılan bir vadeli kredi yaratma sistemi dünyanın başka bir ülkesinde yoktur. Bu konuda çevrenizden duyduklarınıza inanmayınız, tek tük yabancı örnekler olabilir, bizdeki gibi içinde trilyonların döndüğü, sistematik ve kanunen desteklenen bir yapı hiçbir yerde yoktur.

Şu anda sadece bizim insanımızın sahip olduğu bu ayrıcalığa tüm dünya vatandaşları kavuşmalıdır. Bu bir gün olacaktır. Yeni sistemi belki de biz yaratacak ve dünyaya hediye edeceğiz.

3) Kurallar şeffaf olmalıdır

Tüm kuralların ve süreçlerin blokzinciri üzerinden, şeffaf ve dökümante edilmiş bir şekilde işlemesi esastır. Ancak bu durum gerçekleştiğinde sistem insanlığa uygun ve ahlaki yapıda işliyor diyebiliriz.

4) Faiz içermemelidir

Bu madde belki bazılarınızca müstehzi bir gülüşle karşılanıyor. Oysa ki yeni sistemdeki belki de en hayati özellik bu. İnsanlığın yarın da var olabilmesi için kriterlerden bir tanesi, faizi, yani para sistemlerindeki bilgi asimetrisini ortadan kaldırabilmesidir. Doğanın yok oluşunu engellemek için yapılan çalışmalar ne kadar hayati ise, yeni para ve kredi sistemlerimizin faiz içermemesi de o kadar hayatidir.

Bir sistem eğer bilgisel simetriye sahipse zaten doğasında faiz olmaz. Faizin ortaya çıkması için ağın içinde belli bölgelerde bilgisel asimetri yaratacak toplaşmalar olmalıdır. Bu toplaşmalara izin vermeyecek sistem tam merkezsiz sistemlerdir. Onlar da doğal olarak faizsiz olacaklardır.

5) Teminat gerektiriyor mu?

Teminat, yani güvence, yani collateral, ticari hayatta kredi alınırken zorunlu bir gereklilik sanılabilir. Oysa ki Türkiye’deki ekonomik hayatın döndürüldüğü vadeli çeklerde teminat yani garanti parası yoktur. Daha doğrusu sınırlıdır: Bankaların garantisi her bir çek kağıdında 2670 TL ile sınırlıdır. Oysa ki o çekte 1 milyon TL bile yazıyor olabilir, zira çeklerde bir üst sınır yoktur. Önemli olan o çekte kimin imzası olduğudur, yani vadeli çeklerde itibar kredi ile eş değerdir. Yeni sistem aynı bu şekilde teminat gerektirmemeli ve itibara dayalı olmalıdır.

Kıyaslamalı olarak baktığımızda bitcoin platformunda teminat yatırma özelliği yoktur ama aynı şekilde kredi de yaratılamaz. Bitcoin aslen dijital emtia yapısındadır. Ama Ethereum platformunda yazılmış bir kredi sisteminde teminat yatırılması söz konusu olabilir. UniSwap ve benzeri DeFi sistemleri çoğunlukla Ethereum üzerinde işlemekte ve orada kredi alabilmeniz için bitcoin veya ether parasını teminat olarak yatırmanız gerekmekte.

6) Emniyetli olmalı ama insana olan güveni de içermelidir.

Tabloda bu satırın başlığına “güvenilir mi?” yazdım. Ancak, bu maddede aslında iki kriter var: Emniyet ve güven. Bitcoin sistemi emniyetli ama güvene dayalı değil, Satoshi makalesinde açıkça belirtmiş, “trustless” diye. Ancak, ticari hayat içinde karşılıklı güven olmadan işlemler gerçekleşemez, bunu ticaret içinde bulunmayanlar anlayamıyor. Makineler arası ticaret olmaz, ticaret insani bir eylemdir, ticari ortaklıklar evlilik gibidir.

Gelecekte kullanacağımız sistemlerin şifre teknolojisi kullanılarak güvenli olmaları kaçınılmaz. Ama ticari hayat içinde kullanılacağı için insanlar arası güveni de hesaba katması, bu özelliği ortadan kaldırmaması da şart.

7) Reel ekonomi içinde işlemelidir.

Yeni Sistem paranın ve kredinin ticarette kullanılabilmesi gereklidir. Önceki bir yazımda yazdığım gibi (Link: https://www.btchaber.com/blokzinciri-ile-gercek-ekonomi-arasinda-hala-bir-iliski-yok/) bugünkü kriptoparalar hala reel ekonomi ile ilişkisiz durumdadır. Bunu tabloda “ticari” kelimesi ile ifade ettim. Ticaret içerisinde güvene dayalı kredi vardır, bu kredi yaratılır ve bir ömrü olur. Bu ömrü boyunca da yararlı işler yapar. Blokzinciri üzerinde bugüne kadar üretilmiş olan hiçbir kriptopara tam olarak ticari hayatın gereklerine uyum sağlayamadı. Yeni sistem dediğim yapının ticari hayatın ihtiyacına uygun olarak tasarlanması gereklidir. Vadeli çekler bu bahsettiğim türde ticarete uygun bir tasarıma sahiptir ama onlar da teknolojik değiller.

8) Son olarak, değişim aracı kendini yok etmelidir. (İtfa)

Yeni sistem, kredi fonksiyonunu yerine getirdikten sonra kendisini imha etmelidir. Buna finansçılar itfa derler. İtfaiye kelimesinin başındaki dört harf de aynı anlamdadır, “söndürme”. İtfa olmayan krediler kendi başlarına varlıklarını sürdürüyorlar demektir, bu da onların amacına aykırıdır. Bankalar-arası para sisteminde kredi (%95'i karşılıksız olarak) yaratıldığında sorun yaratan şey, kredi ödendiğinde faiz olarak yaratılan kısmın sistemden itfa edilmemesi yani silinmemesidir. Bu kalan miktar damla damla birikerek paranın değersizleşmesine sebep olmaktadır.

Para öncelikle bir değişim aracıdır, kendisi değer taşımaz. Yok olmayan, değer taşıdığı için kasalarda tutulan bitcoin de dahil altın ve gümüş gibi varlıklar emtia kategorisine girerler. Para birimi değildirler, emtiadırlar ve yatırım amaçlıdırlar. Bu tabloda bitcoin’in ideal birer değiş-tokuş aracı yani para birimi olmadığını gösteren en önemli özellik itfa edilememesi ve emtia formunda kalıp cüzdanlarda uzun süre saklanmasıdır. Bitcoin, başka iki ticari metanın değiş-tokuşunda aynı altın gibi kullanılabilir ama bu onu ideal bir para birimi yapmaz.

Son tahlilde, yeni sistem dediğim araçlar, kredi olarak yoktan var edilebilen, daha sonra karşılık olarak yaratıldıkları reel sektör mallarının ve hizmetlerinin takasını sağlayan, işi bitince de kendi kendini yok eden bir araç olmalıdır. Faiz de içermemelidir.

Esas olan mal ve hizmet takasıdır: Bu takas sadece sayılardan ibaret olup, blokzincirinde işleyen teknolojik bir araç ile kolaylıkla yapılabilir. Defterhane Protokolü, bu yazıda anlatılan Yeni Sistem olmaya aday, Defterhane de işte bu takası sağlayacak altyapıyı tasarlamayı kendine görev edinmiş insanlardan oluşan yeni bir girişimdir.

--

--